YENİDOĞAN YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ

Erken doğum, çoğul gebelik, şeker hastalığı olan annelerin bebekleri, anne karnında mekonyum yutmuş bebek, zor doğum sonucu oluşan beyin ve diğer organ hasarı gibi yüksek riskli bebekler için tedavi ve bakım sağlamaktadır.

Yenidoğan yoğun bakım ünitemizde ventilatör cihazları bulunup takibi yenidoğan yoğun bakım hemşireleri tarafından yapılmaktadır.

MİNİK KALPLER EMİN ELLERDE

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitemizde, yenidoğan ve prematürenin solunum, enfeksiyon ve beslenme sorunları tedavi edilmektedir. Ayrıca, Premature Retinopati muayenesi (ROP), yenidoğan’ın yemek borusu – bağırsak tıkanıklığı veya kapanıklığı (atezi), doğumsal akciğer cerrahi problemleri olan bebeklerin; cerrahi tedavileri, meningomyelosel (bel açıklığı) ve hidrosefali (kafada su toplanması) gibi doğumsal problemlerin her türlü tedavisi yapılmaktadır.

BEBEKLERİN VENTİLATÖR TEDAVİSİ

Yenidoğan özellikle de prematüre bebeklerin akciğerleri henüz olgunlaşmadığından özellikle solunum sıkıntısı olan bebeklerin ventilatörle (solunum cihazı) tedavileri gerçekleştirilebilmektedir. Hastanemizde en son teknoloji ventilatör cihazları bulunmaktadır. Bu cihazların kullanımı ve takibi deneyimli yenidoğan uzmanı ve hemşireleri tarafından yapılmaktadır.

PREMATÜRE BESLENMESİ

Prematüre bebeğin anne sütü ile beslenmesi en önemli hayat kurtarıcı bir yaklaşım tarzıdır. Preterm bebeklerde, diğer sorunlarla birlikte çoğunlukla beslenme sorunlarına; mide-bağırsak sisteminin gelişme geriliği, sindirimde görev alan enzimlerin azlığı ve bağırsak hareketlerinin yetersizliği gibi birçok sebep yol açmaktadır. Term bebek, emme ve yutma işini doğumdan hemen sonra yapabilir. Ancak prematürelerde emme refleksi 23. haftadan önce başlamamaktadır. Yutma ile koordineli bir şekilde gelişmesi ise 34. gebelik haftasında olmaktadır. Tam bir emme ve yutma işlevi 34. gebelik haftasında gelişirken bazen 32. haftada da olabilir. Bu sebeplerden dolayı özellikle 34. gebelik haftasından önce doğan bebeklerin beslenmesi çoğunlukla ağızdan salınan bir sonda ile sağlanmaktadır.

YENİDOĞAN SARILIKLARININ TEDAVİSİ

Yenidoğan bebekte sarılık bazen çok tehlikeli olabilir. Yenidoğan Ünitemizde, bebeklerin sarılık yönünden riskleri araştırılıp gereken tedaviler uygulanmaktadır. Sarılık, vücutta bilirubin denilen sarı maddenin artması sonucu cildin ve gözün beyaz kısımlarının boyanmasıdır. Kanda bilirubin seviyesinin yükselmesiyle, vücut kademeli olarak baştan ayaklara doğru boyanır. Çok ciddi sarılıklarda bilirubin beyine geçer ve kemikterus dediğimiz geri dönüşümsüz hasarlara (beyin felci, sağırlık gibi) yol açar. Sarılığın tedavisi kolay ve mümkündür. Fototerapi (ışık tedavisi) en sık kullanılan tedavidir. Işığın, göze zarar vermemesi için bebeğin gözü bantlanır. Nadiren ve çoğunlukla da anne-bebek arasında kan uyumsuzluğu olduğu durumlarda kan değişimi ile sarılığın tedavisi yapılabilmektedir.

PERİNATAL ENFEKSİYONLARININ TAKİBİ

Son yıllarda en önemli enfeksiyon kaynağının ellerden başladığı ve korunmada el hijyeninin önemi anlaşılmıştır. Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitemizde giriş çıkışlardaki kontrol ile birlikte ‘’ Hastane Enfeksiyon Kontrol Komitesi’’ direktifleri ve önerileri eşliğinde; bebeklere gerekmedikçe dokunmayarak, dokunulacağı zaman da el temizliği ve el dezenfektanları kullanılarak ayrıca temiz malzeme kullanımı sayesinde enfeksiyon riskine karşı önlem alınmaktadır.

Sarılığın artmaması için bebeğin iyi beslenmesi, bol dışkı ve idrar yapması şarttır. Anne ve bebeğin kan grubu uyumsuzluğunun olup olmaması da önemli bir etkendir. Yeni doğan tüm bebeklerin, sarılık artışını önlemek için mümkün olan en kısa zamanda anne sütü almaya başlamalıdır. Bebek 4 saatten fazla uyutulmamalı ve doktorun uygun gördüğü bir mama verilmelidir.

Prematüre bebeklerimize mümkün olan en kısa zamanda emiyorsa annesinden emzirterek, emmiyorsa ağızdan mideye saldığımız hortum vasıtasıyla anne sütü ile beslemeye özen gösteriyoruz.